Monsieur Teste’i 1926 senesinde Ankara’da ve bir gece içinde okuduğumu şimdi çok iyi hatırlıyorum. Kitabı bitirdiğim zaman yatağımın yanı başındaki rafta sıralanmış kitaplara, sevdiğim münekkitlere biraz darılmış gibiydim. Bütün o Anatole France’lar,...
Jean-Paul Roux meşhur eseri Altay Türklerinde Ölüm’ü yazmak için yaptığı araştırmalar sırasında Altay Türklerinin hayatlarının ve onları çevreleyen tabiatın da çok geniş bir anlam dünyasıyla dolu olduğunu keşfeder: Altay Türklerinin ölüme dair tasavvu...
Bizde hem dünyanın en zayıf varlığı olan ferdiyetimiz, hem de en kuvvetli varlık olan sonsuzluk barınıyor. İkisinin istekleri var; ikisinin de isteklerine hizmet etme durumundayız. İnsanda âdeta iki kalp barınıyor, hem de birbirlerinden habersiz olarak. Birinin istediğini öbürü bilmiyor. İradem...
XV. yüzyılda Abdürrahim Merzifonî, Türkistan’da seyrusülûkunu Zeynüddin Hâfî’nin yanında tamamladıktan sonra mürşidi onu şu cümle ile Diyâr-ı Rum’a yani Anadolu’ya gönderir: “Bir aşk kütüğü yaktık, Rum üzerine attık.”
Her zaman sessizdir oluşun masumiyeti Ego primum tollo, nominor quoniam leo Güçlü olan alır, güçlü olan kalır, güçlü olan güçtür Güçsüzlerin yanında nefes al Konuşamaz onlar, senin ruhuna bakarlar Anlamadan edemezsin, gözleri olan hiçbir şeyi.
Asıl mesleği astsubaylık olan Abbas Hilmi Erhan (Saraybosna 1900-İstanbul 1983) 1970 yılında, 25 Ocak-2 Mart tarihleri arasında karayoluyla gerçekleştirdiği hac yolculuğunu iki deftere, eski yazı ile gün gün kaydetmiş. Tahsil yıllarından itibaren aldığı askeri...
Coriolanus neredeyse tek başına bir orduyu yenebilecek kadar cesur bir savaşçı, ama savaş meydanındaki gücü ve özgüveni halkının gözünde kibirden öteye geçemiyor. Değer verdiği herkes ona Roma’da işlerin değiştiğini, artık halkın sözünün geçtiğini, Coriolanus’...
Tanzimat sonrası edebiyatımızda, Servet-i Fünuncular sayesinde edebiyat gelişmiş ve onların etkisi sonraki nesillere de yayılmıştır. II. Meşrutiyet sonrası dönemdeyse iyi yazar ve düşünürlerden oluşan bir edebiyatçı kadro vardır. Bu yazarların her biri, bir de...
“Her şeyi sevdim: atmosferi, manzarayı, karakterleri... Gizemli olduğu kadar incelikli bir roman.” Bernardo Atxaga 202...